EĞİTİMDE İLGİ ve BAŞARI

Eğitim yuvalarımızda verilen derslerin öğrenciler için nerede nasıl kullanılacağı bazı zamanlar eğitimciler için dahi soru işareti oluşturabiliyor.

Günlük yaşantımızda merak uyandıran konularda yaş aralığı ne olursa olsun insanların konuya ilgi gösterdikleri görülür.Maalesef bugünkü eğitim sistemimizde bizler öğrencilerimize verilen bilgilerin günlük yaşamdaki kullanım alanlarına yönelik gerekli bilgileri öğrencilere aktaramıyoruz. Bu durumda derslerimize olan ilginin azalmasına ve akademik başarı düşüklüğü gibi olaylara sebep oluyor. Siz ilginizi çekmeyen bir filmi sonuna kadar izler misiniz ?

Zorunluluk hali varsa evet izlersiniz fakat zorunluluk hali yoksa çoğunluğumuz izlemeyiz. Şu an eğitim kurumlarımızda tam olarak yaşadığımız durum buna benzemektedir. Çocukların ilgisini çekmeyen merak uyandırmayan ders içerikleri oldukları sürece bu durumun devam etmesi kaçınılmazdır.

Bugün herhangi bir okulda herhangi bir sınıfta öğrencilere hangi dersleri daha çok sevdiklerini sorduğunuzda en çok karşılaşılan cevaplardan birisinin beden eğitimi olduğunu görebiliriz. Çünkü ders içerikleri en basitinden futbol gibi evde sokakta konuşulan bir içerik olduğundan veya çocuklar  okul bahçelerinde sportif hareketlerle stres attıklarını hissettiklerinden bu dersler oldukça ilgi çekicidir.

Bir Fen Bilimleri dersinde çocuklarımıza belki stres attıracak hareketli faaliyetler yaptırma şansına sahip olmayabiliriz. Dersin içeriğinin günlük yaşamdaki olaylarla ilişkisini çocuklara vurguladığımızda bu derse ilgi çekebilir hatta ders içerikleriyle ilgili eğitsel  oyunlar oynatarak çocukların derse karşı olumlu tutum gerçekleştirmesini sağlayabiliriz. Örneğin Fen Bilimleri sorularından  oluşan  kim 1 milyon ister yarışmasının  akıllı tahta uygulamaları derslerde kullanılabilecek ve çocukların ilgisini çekebilecek bir içerik olarak bulunmaktadır.

Peki her şey çocukların ilgisini çekme, derslerin günlük yaşamla ilişkisinden dolayı çocuklarda merak uyandırmaktan mı ibaret? Cevabımız hayır.

Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde en alt tabakada beslenme gibi basit fizyolojik ihtiyaçlar yer alır. Başarılı insanların genelde ilk basamaklarla ilgili problemleri hallederek saygınlık evresine geçtiği görülür. Peki öğrencilerimiz daha fizyolojik ihtiyaçlarını tamamlayamamışsa başarı kolay gelir mi? Gelmez .

Evinde kahvaltısını dahi düzgün yapamayan çocukların olduğu ülkemizde önceliğimizin çocuklarımızın fizyolojik ihtiyaçlarını tamamlamak olduğunu unutmamamız gerekir.

Eğitimde başarılı bir nesil yetiştirmek istiyorsak önceliğimiz öğrencilerimizin fizyolojik ihtiyaç eksikliklerinin belirlenmesi daha sonra ise ders içeriklerinin düzenlenerek ilgi çekici ve günlük yaşamla olan bağı güçlü içeriklerin eklenmesi gerektiğinin düşünüyorum …