Özgür Çelik, değişimciler için tekrardan bir umut, tekrardan bir güneş oldu desek herhalde abartmış olmayız. Çünkü Özgür Bey hem kazandığı delegelerle değişimcileri kurultaya güçlü bir şekilde götürüyor hem de İstanbul’u tekrar kazanma noktasında Ekrem Bey’e hayat veriyor.
8 Ekim Pazar günü Haliç Kongre Merkezinde CHP 38. İstanbul İl Kongresi Gerçekleşti. Kongreye yerinde takip etme fırsatım oldu.
Kongreye elbette iki kişi damgasını vurdu… Birincisi 342 oyla kazanan Değişimcilerin adayı Özgür Çelik… İkincisi gündem olan açıklamalarıyla Cemal Canpolat…
Cemal Canpolat yaptığı açıklamalar ile parti içerisindeki kutuplaşmanın seviyesini gözler önüne serdi. Cemal Bey; Ekrem Bey’i partilileri başka partiler üzerinden işe girmek zorunda bırakmakla suçladı...
Bu suçlama CHP’deki yeni bir kopuşun habercisi niteliğinde… 4-5 kasım tarihlerindeki kurultayda kim kazanırsa kazansın (ister genel merkez ister değişimci) bu yolun sonu tasfiyeye (yol ayrılığı) doğru gidiyor. Kısaca bu olayı hizipler arası mücadele olarak nitelendirebiliriz. Kanaatimce CHP’nin yanında SHP gibi bir siyasi partinin de bu mücadele sonunda kurulacağı yönünde. Çünkü Kemal Bey’in kaybetmesi ile beraber hizipleri tutma siyaseti de son bulmuş oldu. Ne Özgür Özel’in ne de Kemal Bey’in artık bu hizipleri tutabileceğini düşünmüyorum..
Bu hiziplerin kopması dışında Cemal Bey’in konuşması AK Parti’nin seçim kampanyasını da başlatmış oldu. Cemal Bey’in söylediği sözler CHP’nin “Liyakat” duruşunu fena bir şekilde sarstı, bunu toparlamak bir Sosyal Demokrat Parti için epey zor olacaktır. Yine bunun dışında Ekrem Bey’inde elbette bir itibar sarsılması yaşadığını söylemek yalan olmayacaktır. Ekrem Bey bir yandan dağılmış ittifakın içinde üçüncü kez İBB’yi almayı hedeflerken, bir yandan da parti içerisindeki siyasi çekişmelerde kendini buluyor. Bu Ekrem Bey’i fazlaca yıpratıyor. Ekrem Bey bir türlü kendisine odak noktası bulamamış bir halde. Kasım ayındaki kurultay da Ekrem İmamoğlu için dönüm noktası...
Ekrem Bey bu kurultaya göre ya Halkçı Ekrem olarak anılacak ya da Hain Ekrem olarak anılacak...
İl Kongresi'ne gündemini vuran ikinci adama gelirsek, Özgür Çelik. Değişimciler için tekrardan bir umut, tekrardan bir güneş oldu desek herhalde abartmış olmayız. Çünkü Özgür Bey hem kazandığı delegelerle değişimcileri kurultaya güçlü bir şekilde götürüyor hem de İstanbul’u tekrar kazanma noktasında Ekrem Bey’e hayat verdi. Eğer seçimi Cemal Bey kazansaydı Cemal Canpolat-Ekrem İmamoğlu zıtlaşması olacaktı. Bu yüzden Özgür Bey’in kazanması CHP’nin tekrardan İstanbul’u kazanma noktasında umut olduğu söylenebilir.
Özgür Bey gerçekten büyük bir iş çıkardı. Her şeye rağmen İstanbul’da Canan Kaftancıoğlu’nu ve belki de Kemal Kılıçdaroğlu’nu yenmek kolay bir iş değil.
Bu galibiyette en büyük paylardan bir tanesi de Erdoğan Toprak’ın sanırım.
Erdoğan Toprak’ın ekiplerinin İstanbul özelinde Özgür Çelik’i adaylaştırması ve destek vermesi değişimcilerin kazanmasındaki en büyük etken olduğu yadsınamaz.
Tabi Erdoğan Toprak Kurultay'da ne yapacak büyük bir soru işareti. Toprak, son röportajında kurultay ve kongrenin farklı olduğu çıkarımında bulundu. Bu da tabi insanların aklına Toprak’ın kurultayda Kemal Bey’i destekleyeceğini düşündürttü.
Bir önceki yazımda belirttiğim gibi ben Kemal Bey’in kurultayda aday olmayacağını düşünüyorum. Özgür Çelik’in kazanması, Cemal Bey’in açıklamaları parti içerisinde tekrardan değişim ateşinin yanmasını ve delege sayılarının birbirine yakın sayılara gelmesini sağladı. Eğer Kemal delege sayısının bu şekilde kalacağını görürse aday olmayabilir.
Aday olduğu senaryo yok mu?
Elbette var. Kemal Bey bu delege sayıları ile de aday olabilir.
Böyle baktığımızda da iki senaryo var…
Birinci Senaryo Kemal Bey’in çok az farkla kazandığı senaryo.
Eğer Kemal Bey çok az farkla kazanırsa Cumhuriyet Halk Partisi kaosa sürüklenmeye devam ederek 2024 yerel seçimlerinde büyük bir hüsran yaşar…
İkinci Senaryo Özgür Özel’in çok az bir oyla kazandığı senaryo…
Bu senaryo ilki kadar olmasa da yine tavsiye edilmeyen bir senaryo. Çünkü eğer Özgür Özel’de ufak farklarla kazanırsa yine parti içi bir kopuş süreci yaşanır. Belki de “10 Aralıkçı” olarak nitlendiren grup kendilerine yine bir siyasi parti kurar..
Ha diyeceksiniz ki Kemal Bey kazanırsa Ekrem Bey’in başını çektiği değişimciler kurmayacak mı? Evet, kurabilirler o yüzden ben ana muhalefet için bu iki senaryoyu da makul göremiyorum.
Benim düşündüğüm senaryo şu Kemal Bey’in adaylıktan çekildiği ve istişarelerle Özgür Bey’in kazandığı senaryo. Bence Ana Muhalefet için en iyi senaryo bu olmakla beraber gerçekleşmesi zor senaryolar arasında.
Ben değişimcilerin İstanbul’u kazandığı gibi kurultayı da kazanmalarını bekliyorum. Özellikle Ekrem Bey’in kurultay delegesi olması kazanmanın yanındaki en büyük şans. Çünkü Ekrem Bey kurultayda yapacağı konuşmalar ile oylama sürecini değiştirebilecek bir isim. Bunun yanında Özgür Özel’in de kurultayda yapacağı konuşma da elbette büyük öneme sahip.
CHP ve muhalefet bir çıkmazın içinde. Bu çıkmaz kasım ayındaki kurultayla beraber sona eriyor. Kurultaydan sonra muhalefeti değerlendirirken artık elle tutulur bir şeyler görebileceğimizi düşünüyorum. Ayrıca ülkemizde şu an büyük bir muhalefet eksikliği söz konusunu. Umarım kasım ayındaki kurultayla beraber bu muhalefet eksikliği kapanır ve ayakları yere sağlam basan bir siyaset tarzıyla ana muhalefet siyaset yapmaya devam eder. Çünkü Türkiye Demokrasisi için bu çok önemlidir…
Commentaires