Hepimiz hayatta bir şeyin peşinde koşuyoruz. Hepimiz saatlerce çalışıyoruz. Biz çalışırken dünya dönüyor döndükçe dünya değişiyor. Yenilenen global dünyada hem siyaset yapma anlayışı hem iş dünyası köklü bir değişimle karşı karşıya.
Artık emek vermenin , işçi olmanın da dünya gibi değiştiği veya değişmek zorunda kaldığı bir noktadayız. İşçi demek fabrika, atölye, maden ocağı, tarım işletmesi vb. gibi bir işyerinde, belli bir ücret karşılığında bedenini, kafa gücünü ya da bunlarla birlikte el uzluğunu kullanarak üretim yapan kimse olarak tanımlanır ancak günümüzün Türkiye çapında olan iş dünyasının psikolojik şartlarının , 1870'lerin psikolojik baskısından pek farkı yoktur. O zaman iş gücünü kullanıp saatlerce çalışan işçiler , bugün akıl koyup saatlerce çalışmak zorunda kolan ve emeğinin karşılığını alamayan mavi, beyaz yaka , sanatçı , sporcu hatta bilim adamı olan insanlar...
Maalesef günümüzde özel sektörde çalışan insanların özgürlük alanı tamamen kısıtlanmış durumda , tamamen insan hakkı olan sendikaya üye olunca işten atılan mühendisin , öğretmenin ya da siyasi paylaşım yapınca dizide oynamayan bir oyuncunun ne kadar ünlü , zengin olursa olsun özgür olduğunu iddia etmek mümkün değildir. Hatta harçlığını çıkarmaya çalışan öğrencinin sigortasız şekilde hizmet sektöründe tüm gece çalışması insanlık dışıdır peki bu öğrenci işçi değil midir?. Ya da yağmur çamur demeden gece gündüz çalışan kurye işçi midir değil midir? Her türlü suçlu ile mücadele eden bazen canını dahi riske etmekten çekinmeyen sabah kadar devriye atan kahraman polis işçi midir değil midir? İnsanoğlu günde 8 saat çalışma hakkını 19.YY'da kazanmıştır ama bugün Türkiye'de 8 saat çalışmak memur dâhi olsan resmen lüks haline gelmiştir. 8 saat çalışmanın lüks olduğu bir ülkede işçi olmadığımızı iddia etmekte hayal görmektir. Verilmiş olan düzeni kabul etmektir.
Eğer Türkiye'de özgür olacaksak sadece bir avuç gücü elinde bulunduranlara değil esnaf , memur , yatırımcı , sanayici herhangi bir iş grubu fark etmeden herkese ifade ve çalışma özgürlüğü getirince özgür olmuş olacağız. Yazının sonlarına gelirken herkesin elini vicdanına koyup düşünmesini rica ediyorum. İşçi miyiz değil miyiz? Emekçiler miyiz değil miyiz? Özgür müyüz değil miyiz?. Hepinize saygılar sevgiler
Comentários