MAKYAVELİZM; ZAFERE GİDEN HER YOL MÜBAH MI?

“Amaçlar araçları meşru kılar.” görüşünü savunan ve amaçlara göre yönetim siyaset felsefesini benimseyen inanışın adıdır. 

Rönesans döneminin önemli düşünürlerinden floransalı Niccolò Machiavelli’nin eserleri üzerinden şekillenen bir felsefi ve siyasi yaklaşım olarak günümüze kadar devam eden siyasi akımdır. 

Machiavelli’nin en tanınmış eseri olan ve benim de klasik siyasal metin okumalar içerisinde başyapıt olarak gördüğüm “Prens”, kitabının  temel ilkelerinin günümüzde siyasal çözümlere nasıl bir çözüm sunduğuna bakalım. 

Makyavelizm, genellikle güç, iktidar ve politik strateji üzerine odaklanır ve bu alanda pragmatik bir yaklaşım benimser. 

Makyavelist düşünce, güncel siyasi, iş ve sosyal ortamlarda da önemli bir rol oynar. Günümüzde Siyasi sahnede, makyavelist stratejiler ve taktikler sıkça kullanılır. Güç ilişkilerinin ve politik mücadelenin yoğun olduğu ortamlarda, makyavelist bakış açısı, bireylerin ve kurumların başarıya ulaşmasında ”prens” kitabı önemli bir eser olarak görülür. 

Siyaset arenası, güç mücadelesinin ve stratejik hamlelerin yoğun olarak yaşandığı bir alandır.  makyavelist taktiklere bakarsak, Siyasette makyavelist liderler, rakiplerini manipüle etmek, seçmenlerin desteğini kazanmak ve iktidarda kalabilmek için çeşitli stratejiler geliştirebilirler. Bu stratejiler arasında, “propaganda, algı yönetimi, karşıt kampanyalar, kişisel saldırılar ve ittifaklar, karizmatik liderliklerin ön planda olduğu siyasi krizlerdir. 

Özellikle kriz dönemlerinde ve belirsizliklerin hakim olduğu zamanlarda, makyavelist prensiplere dayalı stratejilerin uygulanması yaygınlaşabilir. Ancak, bu tür bir yaklaşımın etik ve ahlaki sorunları da beraberinde getirebilir. Makyavelizm, hedeflere ulaşmak için her türlü yöntemi meşru gören bir anlayışı yansıtır ve bu durum, bazıları tarafından eleştirilir. 

Bu bağlamda, makyavelist düşüncenin günümüzdeki güncelliği ve etkisi tartışma konusu. Bazıları, makyavelist prensiplerin modern toplumlarda hala geçerli olduğunu savunurken, diğerleri ise ahlaki ve etik değerlere daha fazla önem verilmesi gerektiğini düşünür. 

Politik sahnede, güç mücadelesi ve rekabet sıkça görülür. Makyavelist yaklaşım, politikacıların ve liderlerin güç kazanma, koruma ve kullanma stratejilerini ele alır.

Machiavelli’nin “Prens” adlı eseri, politik liderlerin pragmatik ve stratejik bir yaklaşımla hareket etmeleri gerektiğini savunur. Politik arenada makyavelist ilkelerin rolü, liderlerin hedeflerine ulaşmak için güç, otorite ve etkiyi nasıl kullanacaklarını belirlemelerine yardımcı olur. Bu yaklaşım, politik karar alma süreçlerinde ve politika oluşturmadaki stratejilerde etkili olabilir. 

Sizlere sırasıyla sunduğum argümanlarda aslında Güç için kendi çıkarlarını düşünmekten geri kalmayacak prenslerin, hükümdarların, siyasetçilerin taktiksel olarak zamanla yok olmak yerine var olan düzene her zaman ayak uydurmayı bileceklerini gerçekçi bir şekilde açıklamaktadır. Bu düzen Orta Çağ'dan günümüze kadar her konuda hayatımızda var olmuştur. 

Geçmişin Güç ve otoritesi, Güç için kendi menfaat çıkarlarını her şey için mubah görürken, Geleceğe dair siyasi ve Toplumsal krizler yarattığını unutmayalım..