REŞATTEPE'DE CANINA KIYAN ALBAY REŞAT'TAN GİYOTİNE YATIRILAN CUMHURİYET SAVCISI REŞAT'A...
- Ali Yağız Baltacı
- 29 Mar
- 3 dakikada okunur
Onun ismi Reşat Esmer... Onurlu bir Cumhuriyet Savcısı ve Hakimi. Tüm gençliği FETÖ ile mücadele geçti. FETÖ'cüler ile aynı torbaya konulup hayatı karartılmak istendi. Adalet aradığımız bu günlerde Adalet'e seslenen duyalmamış bir hikaye anlatacağım.

Bursalı bir hukukçu. Öz Bursalı bir aileden geliyor. Büyük Dedesi Cemil Öz, Atatürk döneminde Bursa Belediye Reisliği ve iki dönem Bursa milletvekilliği yapmış.
Reşat Bey de Atatürkçü bir ailenin Atatürkçü çocuğu olarak Bursa'da doğup büyüyor.
Öğrencilik yılları boyunca çevresinde Cemaat dershanelerine giden arkadaşları oluyor.
Onlara yönelik "bu masum bir yapı değil onların ağına düşmeyin minvalinde" uyarılar yaptığını tüm çevresi dile getiriyor.
Ülkemizin özellikle son 20 yılda yaşadığı süreçlerin ardından örselenen, kutsiyeti ve kıymeti baltalanan bir Cumhuriyet Savcısı olarak göreve başlıyor.
Cumhuriyet Savcısı Reşat Esmer'in hukuk kariyeri FETÖ'nün Yargı'daki kadrolaşmasının doruk noktasına ulaştığı yıllara denk geliyor.
Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk gibi kumpas davalarının birbirini kovaladığı yıllarda bu davalara ilişkin hiçbir dosya almadan görevine devam ediyor.
Bu dosyaların hukuki açıdan son derece problemli olduğunu, bu iddianameleri hazırlayanların gelecekte suçlu duruma düşebileceğini ifade ediyor.
FETÖ'nün Yargı'daki hakimiyetini perçinlediği 2010 Referandumu'nda üstündeki tüm baskılara rağmen HAYIR'ı savunuyor ve HAYIR oyu veriyor.
Reşat Savcı'nın etrafı kumpasçılarla donatıldığı günlerde; EVET çıktığı için Pensilvanya'ya teşekkür edildiği saatlerde kendisi Yargı sistemindeki onurlu insanlardan birisi olarak görevine devam ediyor.
3 Temmuz 2011'de ayyuka çıkan Şike Davası boyunca da sadece fanatik bir Fenerbahçe taraftarı olarak değil bir yurtsever olarak da bunun bir kumpas olduğuna inanarak mücadelesini sürdürüyor.
Yurdun Doğu ucunda, Van'da görev yapıyor. Birinci açılım günlerinde PKK ve El Kaide soruşturmalarında çok önemli dosyalarda cesur kararlar alıyor.
15 Temmuz Fetullahçı Darbe Girişimi sonrası tüm izlerin birbirine karıştığı cadı avında hiçbir delil olmamasına rağmen FETÖ'cülerle aynı torbaya konuyor.
Ne telefonunda ByLock çıkıyor ne de örgüt militanlarıyla iletişimi...
Hiçbir somut delil olmadan "iltisak ve irtibat" gibi kelimelerin içine yerleştirilerek tüm gençliği boyunca karşısında yer altığı FETÖ'nün yanında gibi gösteriliyor.
Hiçbir kumpas davasında dahli olmamasına rağmen sesini kimseye duyuramıyor...
En çok canını acıtan ise yıllarca mücadele ettiği terör örgütü mensuplarıyla aynı kefeye koyulması oluyor.
Açık sözlü, dürüst, görüşlerini açık açık ifade eden birisi olarak malum yapıyla nasıl bir iltisakı olduğuna kimse anlam veremiyor.
Yine de pes etmiyor Reşat Savcı..
"Haklının acelesi yok" diyor. Bir hukukçu olarak hukuk mücadelesine devam ediyor.
Çok sevdiği mesleğinden uzak geçirdiği üç koca yılın ardından masumiyeti ispatlanıyor.
Cumhuriyet Başsavcılığı hakkında takipsizlik kararı veriyor.
2023 yılında ise Danıştay 5. Dairesi tarafından oy birliğiyle mesleğine iade ediliyor.
Aynı günlerde, mesleğine dönme sevinci yaşayan Savcı Reşat'ın hayatında bir güzel gelişme daha yaşanıyor.
6 Şubat Büyük Depremleri'nde üç çocuğunu ve eşini kaybeden Gülbahar Hanım ile hayata yeni bir başlangıç yapıyor.
Reşat Savcı mesleğine Gülbahar Hanım ise yaşadığı büyük acının ardından yeniden hayata tutunuyor.
2023 yazında Kocaeli Adliyesinde Çocuk Mahkemesi Hakimi olarak göreve başlıyor. HSK kendisini hem hakim olarak atayarak hem de en gözde mahkemede değerlendirerek adeta taltif edip kendince özür diliyor.
Şimdi kaybettikleri yıllarını, travma ve acılarını bir kenara bırakıp geleceğe bakacaklerken bazı medya organlarında “Danıştaydan skandal karar, 450 fetöcü hakim-savcı göreve iade edildi” başlıklı haberler çıkıyor.
Çok sayıda isim suçsuzlukları ispatlanmış olmasına rağmen yeniden ihraç ediliyor.
Reşat Bey'in yeniden yeşeren umutları tekrar yıkılıyor. Savcılık kararıyla mesleğine geri dönen hakim ve savcılar teker teker yeniden ihraç ediliyor. Reşat Bey'e ihraç kararı tebliğ ediliyor. Dünyası başına yıkılıyor.
Üç yıl masumiyetinin ispatlanmasını üç yıl da atanmasını bekleyen Reşat Esmer; şimdi yine mesleğinden kopartılıyor.
Reşat Bey bugünlerde bir taraftan lojmanını boşaltıp eşiyle birlikte hayata nasıl tutunacağını düşünürken diğer taraftan masumiyetinin sesini haykırmaya gayret ediyor.
Eğer hakkındaki ihraç kararı tekrar gözden geçirilmezse hiçbir zaman işlemediği suçlar yüzünden mesleğinden kopacak.
Unutmaya çalıştığı travmaları tekrar gün yüzüne çıkacak.
Hem de adil ve dürüst hukukçulara en çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde.
Comentários