top of page

SENDİKAL VE SİYASAL ÇAPSIZLAR

Yazarın fotoğrafı: Oğuzhan AlacaOğuzhan Alaca

Endüstri devrimiyle birlikte yaygınlaşan fabrika vb. işyerleri çok sayıda insanın geçim kaynağını oluşturmuştur. Büyük kesimlerin iş hayatına girmesiyle birlikte çalışma saatleri, izin günleri vs. konular gündeme gelmiş, kadın ve çocuk işçilerin korunması gerektiği de göz önünde bulundurularak işçi haklarının korunması zorunlu bir hal almıştır.

Dönemin öncelikli işçi veya komünist partileri sendikal faaliyette bulunan işçi gruplarına sessiz kalmayarak el uzatmıştır. Devam eden yıllar içerisinde ise muhafazakar veya sağ görüşlü diyebileceğimiz partiler de olaya dahil olup sendikal çerçevede oy potansiyeline sahip büyük işçi gruplarıyla yakınlaşmıştır. Süreç o kadar hızlı ilerleyince hayatın olağan akışında sendikalar ve siyaset artık birlikte anılır hale gelmiştir.


Siyaset toplum üzerinde düzenin işleyişinde mutlak öneme sahip bir otoritedir. Sendikalarda çalışan sınıfın belirli koşullar altında korunması veya düzenin sağlanması açısından siyasetle birlikte hareket eder hale gelmiştir. Sonuç olarak memur veya işçi sendikası ne olursa olsun bir sorunun çözümü için TBMM'ye bu durumu taşımak durumundadır bunun yolu da siyasi otoritelerle görüşme zorunluluğu doğurmuştur.


Peki bugün siyasal ve sendikal çalışmalar gerçek amaçlarına uygun mu yürütülüyor ?

Siyasetçiler toplum düzenini sağlamaya çalışan bir grup olarak bilinse de bazen çürük elmalar heryerde olduğu gibi ortaya çıkmaktadır. Çapına baksanız 1 kuruş değeri olmayacak insanların siyasi otoriteler tarafından nerelere getirildiği ve geldikleri noktada insanlara tepeden bakma davranışlarını bilmeyen yoktur.


Daha çok sendikal zeminde olan biri olarak da şunları söylemek gerekir. Bugün sendikal faaliyetler meslek grubu içinde bulunduğum öğretmenlerin haklarını savunmakta mıdır ? Yoksa çapsızların çapını genişletmek amacıyla uğrak yerleri mi olmuştur ? Bugün ÖMK'ya karşı çıkan 'biz Atatürkçüyüz' diye diye başka hiçbir şey demeyen sendikanın ÖMK sürecinde kanunun geçmemesi gerektiğini veya bu kanuna karşı olduklarını bunları da paylaşımlarıyla açık açık ifade ettiklerini biliyor muydunuz ? MEB'te öğretmenlik veya idarecilik yapanlara sorabilirsiniz hepsi bilir ki ÖMK hem maddi hem manevi eksikleri olsa dahi öğretmenlere kazanç sağlamıştır. Bu durumda en başından beri ÖMK konusunda olumlu net tutum sergileyen sendika her zaman Türk Eğitim Sen olmuştur. Bunun ötesi gerisi yoktur.


Genel olarak eğitim- öğretim kolundaki sendikalarını eleştirmemiz gerekirse kendi için çalışanları değil eğitimciler için çalışan SENDİKACIlara kucak açmalıyız.


Her şey sendika değildir. Baki olan dostluk insanlık en önemlisi er ya da geç ortaya çıkacak hakikatlerdir. Hepimiz görüyoruz duyuyoruz ki koca koca insanlar kapalı kapılar ardında birilerini sırtından bıçaklarken gün doğumunda sırtından bıçakladıklarının yüzüne güle oynaya bakabiliyorlar. Küçük hesaplar için büyük satışlara gerek yoktur. Doğru durup dik olmak erdemdir, namustur, şereftir. Net olmak gerekirse insanoğlu zaman geçtikçe yok  daha neler olacak dedirtiyor ...

Comentarios


bottom of page