TÜRKİYE VE YUMUŞAK GÜÇ UYGULAMASI
- Ömer Utkan Demir
- 6 Nis
- 4 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 6 Nis
Yumuşak Güç uygulayan ülkeler arasında Türkiye örneğine bakacak olursak, haklı olduğunu düşündüğü davaları ve dış politika tezleriyle doğru orantılı bir şekilde siyasal iletişim araçlarını kullanır.

Ermeni meselesinin tüm dünyaya duyurulması ve yurt dışındaki Türkiye’ye yönelik sahip olunan kötü algının sona erdirilmesi amaçlanır. Aynı zamanda, terör örgütleri listesinde bulunan, PKK ve FETÖ gibi örgütlerle yapılan mücadeleden sıkça bahseder ve bu örgütlerin sadece Türkiye’ye değil tüm dünyaya olan zararlarına vurgu yapar. Buradaki amaç Türkiye’nin güvenlik politikasını öne çıkardığını göstermekle birlikte, terör örgütlerinin faaliyetlerini tüm dünya basınına duyurmaktır. Bunu yapabilmek için de İngilizce yayın yapan haber kanalları büyük bir önem arz etmektedir. TRT World sayesinde Türkiye, bunu tüm dünya basınına duyurmaya çalışmaktadır.
Türkiye örneğinden yola çıkarak diğer kamu diplomasisi yürüten kurum veya kuruluşlara örnek olarak, Türkiye İşbirliği ve Kalkınma Ajansı, Türk Hava Yolları, Yunus Emre Vakfı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı gösterilebilir.
Özellikle Türkiye İşbirliği ve Kalkınma Ajansı’nın yürütmüş olduğu faaliyetler Türkiye için çok önemlidir. 1991 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin dağılmasının ardından, Orta Asya ve Kafkasya bölgesinde bağımsızlığını kazanan birçok Türk devleti olmuştur. Bu ülkeler arasında, Kırgızistan, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan ve Türkmenistan bulunmaktadır. Bu ülkelerle ortak bir geçmişe sahip olduğumuz ve ortak dili konuştuğumuz gibi konularla ilişkileri sağlamlaştırmak amaçlanmıştır. Bu kapsamda, ekonomik olarak kalkınma, sosyal yapının inşası, kendi kimliklerini oluşturma, altyapı eksikliklerinin giderilmesi, gibi pek çok konuda başarılı işlere imza atmıştır. TİKA, kurulmuş olduğu 1992 yılından bu yana, sayısı 170’i aşan ülkeye ulaşmayı başarmıştır ve 30 binden fazla projesini başarıyla hayata geçirmiştir.

Eski Osmanlı İmparatorluğu içerisinde yer alan Müslüman ülkelerle ve günümüzde Türkiye sınırında yer alan ülkelerle sıkı ilişkiler kurmayı amaçlar. Bu ülkelere Türkiye Cumhuriyeti’nin kültürünü, değerlerini ve dış politika tezlerini anlatmak yönünde faaliyetleri vardır. Bunların yanı sıra, özellikle Afrika kıtasında yapmış olduğu insani yardımlar ile bölgenin kalkınmasına katkıda bulunmuştur. Temiz suya erişim, eğitim-öğretime sağlanan destekler ve eski eserlerin restorasyonları gibi faaliyetlerde de bulunmuştur. Bu sayede, Türkiye’nin sadece devletler arasında değil halklar arasında da bir bağ kurmaya çalıştığı öne çıkmaktadır. Gerek insanı merkeze alarak gerekse dış politika ile uyumlu bir politika izleyerek faaliyetlerini gerçekleştirmektedir.
TİKA, misyonunu “Türkiye’nin uluslararası kalkınma iş birliği faaliyetleri çerçevesinde, ülkelerin ekonomik, sosyal ve insani kalkınma süreçlerini destekleyecek, ortak tarihi ve kültürel mirasımızı geleceğe taşıyacak sürdürülebilir proje ve faaliyetler gerçekleştirmek” olarak belirtmiştir. Buna bağlı olarak da vizyonunu, “Kalkınma iş birliği araç ve yöntemleri ile yerel ve küresel düzeydeki sorunlara, hızlı ve kalıcı çözümler sunabilen etkin ve öncü bir teşkilat olmak” olarak belirtmiştir. Böylelikle TİKA, Türkiye’nin dış politikada uyguladığı yumuşak güç kavramının en başarılı temsilcilerinden birisi olmuştur. Gerek geçmiş dönemde bitirilen projeler gerekse devam etmekte olan ve planlanan projeleriyle beraber, Türkiye’nin kamu diplomasisi yürütmesine katkı sağlamıştır.
Türk Hava Yolları ise daha çok ülke markalama bağlamında ele alınır. Bir ülkenin yaratmış olduğu markayı yurt dışında en doğru şekilde tanıtmak oldukça önemlidir. Bu bağlamda, olumlu şekilde oluşturulan marka reklamlarının yarattığı algı, ülkelerin imajını da etkileyip daha çok akılda kalmasına olanak sağlamaktadır. Örnek olarak, Alman Endüstrisi, Japon Teknolojisi, İngiliz Futbolu gibi kavramlar tüm dünya tarafından kabul edilmiş ve saygı duyulmuştur. THY ise bu bağlamda hava sektöründe olumlu bir algı yaratarak tüm dünya tarafından kabul gören bir değer haline gelmeyi amaçlar. Skytrax tarafından sekizinci kez Avrupa’nın en iyi hava yolu ödülüne sahip olan THY, yurt dışında Türkiye algısını pozitif şekilde lanse etmektedir. Üstelik “Widen Your World” yani “Dünyanı Genişlet” sloganı ile dünyanın her tarafına uçma imkânı sağladığını belirten THY, küresel çapta bir şirket olduğuna da vurgu yapar. Sağlamış olduğu güvenli uçuşların yanı sıra, verdiği hizmetin kalitesini de göz önünde bulundurarak yolcuların en iyi deneyimi elde etmesini amaçlamaktadır. Böylelikle, havacılık sektöründe bir dünya markası olmayı hedefleyen THY, kamu diplomasisinin yumuşak güç kavramı altında Türkiye için en başarılı markalama örneklerinden biridir.
Bir diğer örnek olan Yunus Emre Enstitüsü ise daha çok, Türk dilini, kültürünü, tarihini ve sanatını tanıtma maksadıyla kurulmuştur. Yurt dışında yaşayan yabancılara Türkçe öğretmekle beraber etkin bir şekilde kültür tanıtımları, bilim sanat faaliyetlerini de içinde barındıran çalışmalar gerçekleşmektedir. Dünyanın pek çok tarafında faaliyet göstermeye devam etmektedir, Amerika kıtasında, ABD, Venezuela, Kanada gibi ülkelerde merkezleri bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, Asya kıtasında, Burundi, Endonezya, Çin, Güney Kore, Kamboçya gibi birçok ülkede etkin bir şekilde faaliyetlerini sürdürmektedir. Gelişmiş ve gelişmemiş ülkeler de dahil olmak üzere dünyaya yayılan Yunus Emre Enstitüsü, kendisine edindiği misyonla birlikte Türkiye’nin uluslararası alanda bilinirliliğini, güvenirliğini ve itibarını arttırmayı amaçlar. Vizyonunu ise dünyanın her yerinde Türkiye ile bağ kuran ve Türkiye’ye dost insan sayısını arttırmayı amaçlamaktadır.
Son olarak, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı örneğinde ise, üç temel unsur ön plana çıkmaktadır. YTB, Yurtdışı Vatandaşlar, Kardeş Topluluklar ve Uluslararası Öğrenciler başlığı altında faaliyetlerini sürdürmektedir.
Yurtdışında bulunan vatandaşlar için hizmet verme amacıyla kurulan Yurtdışı Vatandaşlar Daire Başkanlığı, özellikle 1960’lı yıllardan sonra Avrupa’ya yaşanan iş göçlerinden sonra açılmıştır. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarına yönelik, sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi alanlarda tespit edilen eksikleri karşılama amacıyla çalışmalar yürütmektedir. Bu sayede, yurtdışında yaşayan Türklerin anavatanlarından kopmamalarına ve her daim kendi ülkesinin desteğini yanında hissetmelerine yönelik katkı sağlamaktadır.
Kardeş Topluluklar ise Kültürel ve Sosyal İlişkiler Daire Başkanlığı altında faaliyetlerini sürdürmektedir. Kardeş Toplumlar olarak belirtilen topluluklar, tarihi, siyasi, coğrafi, dini ve kültürel olarak birbirlerine ait hisseden ülkelerden ve topluluklardan oluşmaktadır. İçerisinde; Türkçe konuşan azınlık grupların bulunduğu bazı bölgeler ve ülkeler, Çoğunluğunun Müslüman olduğu ülkeler ve toplumlar ve Gelişmekte olup Türkiye’nin yardım eline ihtiyacı olan ülkeler ve toplumlar bulunmaktadır. Bu gruplara yapılan çalışmaların hedefleri arasında; sosyo-ekonomik ve kültürel ilişkilerin geliştirilip kamu diplomasisiyle beraber kültürel diplomasi faaliyetlerinin de sürdürülmesi, kardeş topluluklar olarak nitelendirilen toplumlarla ortak işler sürdürülerek ülkeler arasındaki ilişkileri arttırmak ve var olan iyi ilişkileri sürdürmek gibi unsurlar vardır.
Uluslararası Öğrenciler ise Türkiye Cumhuriyeti içerisinde yaşayan yabancı öğrencilere yönelik, Türkiye Bursları adı altında sürdürülen yükseköğrenim burs programıdır. Verdiği burslarla beraber yabancı öğrencilerin Türkiye’nin en kaliteli eğitimi veren üniversitelerinde okumalarına olanak sağlar. Tüm bunların yanı sıra, barınma ihtiyacı, ulaşım ihtiyaçları, Türkçe dil eğitimi ve sağlık sigortası gibi imkanları da sağlayan Türkiye Bursları, yumuşak güç bağlamında Türkiye’yi cazibe merkezi haline getirmek yönünde çalışmalarını sürdürür.
תגובות