TÜRKİYE YENİ BİR ''SİVİL ANAYASA''YA HAZIR MI?
- Mustafa Gökoğlan
- 19 Ara 2023
- 2 dakikada okunur
Son günlerde mevcut iktidarın sıkça dile getirdiği bir konu var "Sivil Anayasa"! Yazıya başlamadan önce Sivil Anayasa'nın aslında neyi ifade ettiğine bakalım.

Sivil Anayasa
Bağımsız yargı çerçevesinde, anayasanın kurallar bütünü dâhilinde, hiçbir fikirden etkilenmeyen, dil, din, ırk, cinsiyet gözetmeden tüm toplumun eşit haklar içinde yaşaması için oluşturulan kurallar bütünü olarak tanımlarsak yerinde olur.
Kurtuluş savaşı sırasında ve Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi, "Teşkilat-ı Esasiye Kanunu" adı ile modern anlamda ilk anayasayı 20 Ocak 1921 tarihinde yürürlüğe koymuştu. Aslında Türkiye bu kanun ile Yasama -Yürütme -Yargı organı için Reformist bir çaba içerisinde olduğunu göstermişti.
Son darbe Anayasasına kadar gelen değişimler ise hukuksal olarak kesinlik kazanmamıştı. İşte Sivil Anayasa'ya neden ihtiyaç duyduğumuzun bir nedeni de geçmişten gelen Anayasacılık hareketleri'nin devlet mekanizmasında yetersiz kalması olarak kendi şartlarında kendini gösteriyor olmasıdır. Osmanlı'nın son dönemlerinde ise ilk anayasa olarak 1876 kanun-i Esasi ile değişime uğradığını görmüştük. Mevcut 1982 Anayasa'sının darbeden hemen sonra yapılması, halka hesap verilmeden tek tip bir uygulama ile Türkiye Cumhuriyeti’ ne sunulması Darbe Anayasası olduğunu gösterdi.
Şu an gündemde olan ve Cumhur ittifakın paydaşlarının sivil anayasa çağrılarına kayıtsız kalmayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şubat 2023’ de “Önümüzdeki dönemde en büyük hedefimiz, demokrasimizi darbe anayasası utancından kurtarıp Cumhuriyetimizin 100’üncü yaşına yakışır sivil, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasaya kavuşturmaktır. Meclisimizin de takdiriyle Türkiye'yi darbe anayasasından kurtarmak vardır. Elimizdeki metin bir Darbe Anayasasıdır. Yeni Anayasa bizi darbe anayasası gölgesinden kurtaracaktır. Gelin konuşalım, kaçmayalım müzakere içerisinde tartışalım” şeklinde açıklama yapmıştı.
Mhp lideri Bahçeli ise Cumhuriyetin 100. yılında 100 maddelik Anayasa Taslağının partisince hazırlandığını parti grup toplantısında açıkladı.
Meclis'te bulunan muhalefet partilerine seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mhp lideri Bahçeli; ''Özgür, Yeni ve Halk İle İç İçe Anayasa.'' hazırlamak için özellikle mecliste bulunan partiler ile ilişkileri sıcak tutmak istiyorlar.
CHP’nin çiçeği burnunda Genel başkanı Özgür Özel Yeni Anayasa ile ilgili sert tavır alarak “Gemi azıya aldı, dur durak bilmiyor, anayasa tanımıyor. Bundan sonraki süreçte, bu ülkenin adına demokrasi demezler. Şu anda yapmaya çalıştığı anayasayı ortadan kaldırmak için bir darbe girişimidir” şeklinde açıklama yaptı.
Mecliste her ne kadar bir görüş ayrılığı olsa da ülke kaderini bir Darbe Anayasasına bırakmamak, hukuk üstünlüğünü korumak için yeni bir Anayasa değişikliğine gitmenin en doğru karar olduğu görülüyor. Ana Muhalefet partisi CHP, kayıkçı kavgasını bırakıp yeni bir Sivil Anayasa taslağı için bir an önce çalışmaya başlamalıdır.
Bunu değiştirecek güç olan 28. Dönem TBMM vekillerinin yeni anayasa hususunu ince eleyip sık dokumalı ve hukuk özgürlüğü bakımından halk ile doğrudan temas edip ve sahaya inmelidir.
Yeni bir Anayasa geldiğimiz noktada bir çok açıdan doğru ve mantıklı bir karar olacaktır.
Meclis'te bulunan muhalif partilerinin:
Totaliter, Otoriter, Baskıcı bir tutum içinde kaleme alınmış paydaşları tarafından istişare edilmemiş ve mevcut düzenin ihtiyaçlarını karşılam noktasında yetersiz kalmış Anayasa'nın değişmesi için bir an önce görüşmelere başlaması çok yerinde olur.
"SİVİL" ve "ÖZGÜRLÜKÇÜ" anayasa herkes için eşit ve elzem bir ihtiyaçtır.
Mevcut Anayasa artık demokrasi adına köreltilmiş bir bıçak haline gelmiştir.
Evet,
Eski Anayasa, Yeni Anayasayı arattırmaz..!
Comments