top of page

UZAK DOĞUDAKİ KRİTİK TAYVAN SEÇİMİ

Yazarın fotoğrafı: Mustafa GökoğlanMustafa Gökoğlan

 2024 ‘e girerken Dünya kamuoyunda ilk bahar seçimleri yaşanacak. Tayvan 13 ocakta seçimlere gidecek. Bu seçim yıllardır iki ülkenin bağımsızlığını ve anlaşmazlığını giderecek mi?  Aslında olayın Tarihçesine gidersek olayın ne kadar ciddi bir mesele olduğunu geniş bir şekilde görürüz.

Tayvan sorununun bugününü ve Pekin yönetiminin bu soruna yönelik reflekslerini anlamak için öncelikle 1839’dan 1949'a kadar sürdüğü kabul edilen "Ulusal Aşağılanmanın Yüz Yılı" kavramanı tanımak gerekiyor. 110 yıllık bu süreç Çin’de monarşinin yıkılarak cumhuriyetin kuruluşunu, bu esnada Japonya’nın yanı sıra Batılı emperyalist devletlerin Çin toplumunu sömürme süreçlerini betimlemekte. Çin ulusunun ve ülke kaynaklarının suistimal edildiği bu süreçte iki siyasi akım ortaya çıktı. Sun Yat-sen ve Chiang Kai-Shek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi-Kuomintang (KMT) ile Çin Komünist Partisi (ÇKP) arasında 1927-1949 yılları arasında yaşanan iç savaş, Tayvan Adası ve Boğazı çevresinde bugüne kadar ulaşan krizin başlangıç noktası oldu.


Kuomintang ile Çin Komünist Partisi, İkinci Dünya Savaşı esnasında Japon işgaline karşı işbirliği yapmış olsalar da 1941 yılından itibaren taraflar hem Japonlarla hem de birbirleriyle savaşmayı tercih ettiler. Bu esnada ABD, General Chiang Kai-Shek liderliğindeki milliyetçilere askeri destek verirken Çin Komünist Partisi ile de ilişki kurdu. 1945’te Japonya’nın teslim olması yeni bir mücadele başlattı. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB), Japon askerlerinin teslim olduğu Mançurya bölgesi başta olmak üzere Çin topraklarına girerek ÇKP’ye yardım sağladı. Avrupa’da esen Soğuk Savaş rüzgarı Çin topraklarına ulaşırken, 1949’a kadar bu defa milliyetçi Çinlilerle, komünist Çinliler arasında dünyayı daha yakından ilgilendiren bir çatışma yaşandı.


Bu çatışma Kuomintang’ın 7 Aralık 1949’da mağlubiyeti kabul ederek Çin ana karasını terk etmesi ve Tayvan Adası ile Boğazı’ndaki bazı küçük adacıklara çekilmesiyle son buldu. Milliyetçi Çin güçleri iç savaşı kaybetseler de 1971 yılına kadar Çin’i Birleşmiş Milletlerde temsil ettiler. Pekin yönetimi iç savaşı kazanmasına rağmen Güneydoğu Asya’daki yabancı güçleri tasfiye etmek için mücadelesini sürdürdü. 1950-1953 yıllarındaki Kore Savaşı’nda Kuzey Kore’ye, 1946-1954 Hint Savaşı’nda Vietnam güçlerine doğrudan destek verdi. Pekin yönetimi bölgedeki nüfuz alanını tahkim ederken, Tayvan’ı da topraklarına katma hedefini canlı tuttu. 1954-1955’teki Birinci Tayvan Krizi ve 1958’deki İkinci Tayvan Krizi ile Çin, Milliyetçi Çin Kuvvetlerinin elindeki bazı adaları ele geçirirken, Tayvan’a destek veren ABD’ye karşı da askeri caydırıcılığını ispatladı. ABD’nin yıllardır siyasi politika yürüttüğü stratejik konum olan tayvan’da  her iki devlet politikasını benimsememek,Çin'in yükselen güç olmasını engellemek ve Çin'den gelecek tehditleri azaltmak amacıyla Pekin'le ilişkileri iyi tutmak olarak da duyurmuştu. Her iki ülkeye aslında taraf göstererek iki ülkeyi hem siyasi hem Askeri krize sokmaktır. ABD’nin pasifik okyanusunda kendi çıkarları açısından doğru bir hamle içerisinde  görmektedir. 

 

Tayvan seçimi Çin Halk Cumhuriyetini Etkileyecek mi ? 

Çin Devlet başkanı Şi jinping seçimlerle ilgili açıklama yaptı. Çin'in, Tayvan'la yeniden birleşmesinin kaçınılmaz olduğunu ve Tayvan Çin’in bir toprak parçası olduğunu söyledi. 

Buna karşılık ise  Tayvan lideri Tsai’den yanıt geldi. Tsai, Çin'le ilişkilerinde temel ilkelerinin "demokrasi" olduğunu belirtti. Asya’daki kriz siyasi rekabet adına demokrasinin bir araç olduğunu çin ile her konuda Askeri bir cephe almak için her zaman tetikte olduğunu hatırlatıyor. 


2. Dünya savaşından sonra pasifik deniz ve Ada sorunu olan iki Ülke arasında ki seçimler iki ülke’nin yeni bir yol çizeceğini gösteriyor. 

 Milliyetçi ve komünist devlet olan Çin ve Tayvan farklı etnisite’den değil, kendi halkları açısından 13 ocak yeni bir birleşme ve umut olabilir. 

 

Tayvan’daki Seçim, Tehdit, kriz ve savaş içerisinde değil, iki ülkeye demokrasi ve barıştırıcı bir şekilde katkı sağlaması dileğiyle... 

Dış politika. gündem. 

Comentários


bottom of page